
Klik. Doktor radyonun düğmesine bastı. Sesi sonuna kadar açtıktan sonra, yatakta uzanan özel misafirinin yanındaki sehpaya radyoyu bıraktı. Radyoda, arka planda çalan bir ulusal marş eşliğinde iki kişi konuşuyordu. Doktor misafirinin başına dikildi. Birlikte dinlemeye başladılar.
Radyo: Akciğer Birliği Ulusal Radyosu sabah haberleri, 27 Mart 1969. Büyük Yurtseverlik Savaşı’ndaki tüm önemli olayları dinlediğiniz programımıza hoş geldiniz. Ben Yuri Levitan.
Radyo: Ben Matvey Viktoroviç
Radyo: Bugün çok özel bir gündemimiz var. Bugün ulusal kahramanımız Yuri Gagarin’in birinci ölüm yıldönümü. Nasıl hissediyorsun Matyev, bugünle ilgili düşüncelerin neler?
Radyo: Evet Yuri, seninle de adaş olan kahraman Yuri Gagarin, ülkemiz için gerçekten önemli bir şahsiyet. Onun Akciğer Ülkesi için…
Doktor, alet çantasından gerekli eşyaları ararken misafirinin yüzüne baktı. Misafirinin 8 yıldır maruz kaldığı deneylerden ve işkenceden dolayı duygusal tepkileri iyice azaldığını düşünüyordu. Ancak radyoda kendi ismini duyması, onun yüzünde belli belirsiz bir mimiğe neden olmuştu. Doktor, “Bilseydim önceden açardım bu radyoyu. Hmm bizimki öleli 1 yıl olmuş demek.” diyerek çantasından neşterini çıkardı.
Radyo: Aslında hikayesine baktığımızda çok başarılı bir kariyer görüyoruz. “Soçi Altı” isimli seçkin eğitim grubundan birinci seçildi. Daha sonra Ağız Uzay Merkezi’nde yaptığı çalışmalar. Ve Vostok 1 hapşırık gemisi ile başarılı bir şekilde tamamlanan uzay görevi. Gaia’nın dışına çıkıp geri dönmeyi başaran ilk kişi kendisi.
Doktor bir yandan radyoyu dinliyor, bir yandan misafirinin tepkilerini ölçüyor, bir yandan da “Bugün seninle nasıl eğlenseeek?” diyerek neşteri Gagarin’in vücudunda gezdiriyordu. Gagarin’in Gaia dışında geçirdiği bu 8 yılda gözleri oyulmuş, dişleri sökülmüş, ağzı birbirine dikilmiş, üzerinde çeşitli deneyler uygulanmıştı.
Bu yabancı gezegene gelir gelmez uzaylı bakteri ırkları tarafından yakalanmış ve üzerinde deneyler yapılmaya başlanmıştı. İlk birkaç ay ülkesi tarafından kurtarılacağına emindi. Bağlı olduğu askeri birliği, onun yokluğunu fark eder etmez hemen bir arama birliği göndereceğini düşünüyordu. Ancak aylar, mevsimler ve yıllar geçmesine rağmen hiçbir şey olmamıştı. İlk zamanlarda gösterdiği direnişi artık göstermiyor, acı, hayal kırıklığı ve pişmanlıktan başka bir şey hissetmiyordu. Ta ki bugüne kadar. Bugün, 8 yıldır ilk defa kendi gezegeninden, Gaia’dan bir haber duyuyordu. Ve duyduğu ilk şey kendi hayat hikayesi olmuştu.
Radyo: Gagarin daha sonra, zengin bir törende Nikita Kruşçev tarafından Akciğer Birliği Kahramanı unvanı almıştı.
Radyo: Evet bunlar güzel şeyler ama…
Doktor, Gagarin’in hareketlenmesini gözlemlemeye karar verdi. Neşterini yatağın üstüne bıraktı. Duyduklarına vereceği tepkiyi not almak üzere bir kalem kağıt aldı.
Radyo: Ayrıca Gagarin’in nasıl öldüğü de kesin değil.
Radyo: Evet, sarhoş bir şekilde uçak sürmeye çalıştığı en güçlü ihtimal. Resmi verilere göre MiG-15 model uçağıyla rutin bir deneme sürüşü sırasında eğitmeniyle birlikte ölmüş. Hatta eğitim öncesi çalışanlara küfrettiği söylenir.
Doktor, radyodan gelen bilgilerle hareketlenen Gagarin’in vücudunu dikkatle izlemektedir. Gözlerinin olması gerektiği yuvaların dibine bir sıvı dolduğunu fark etti. Misafiri ağlıyor muydu? Bu ilginç notu hemen defterine yazarak izlemeye devam etti.
Radyo: Peki karısını aldatmasına ne diyorsun? Bir tekne gezisi sırasında karısı onu bir hemşire ile yakalamış.
Doktor gözünü defterine dikerek söylenmeye başladı. “Bizim casus işi gücü bırakıp zevk sefaya düşmüş anlaşılan. Aptal pezevenk işini düzgün yapsaydı çoktan Gaia’ya yerleşmiştik biz de.” Bunları düşünürken bir anlığına gözünü Gagarin’den ayırdığını fark etti. Baktığında ise Gagarin’in yatağın yanındaki neşteri aldığını ve yatakta çırpındığını gördü.
Bu durum bir sorun olabilirdi ancak doktor hiç istifini bozmadan Gagarin’i gözlemlemeye devam etti. Gagarin, major hareketler yapamıyor ancak ayaklarını ve kollarını sağa sola savuruyordu. Yarım saat kadar çırpınışlarına devam etti. Daha sonra birden durdu. Ortam bir anda sakinleşti. Çıkan tek ses, Gagarin nefes alabilsin diye ağzında açılan deliklerden geçen havanın çıkardığı ıslık benzeri sesti.
Sonra birden hızlı bir şekilde neşteri göğsüne saplayıp çıkardı. Sonra tekrar. Ve tekrar. 4. hamlesini ise boğazına yaptı. Gagarin boğazından çıkan kanlar ile boğulmaya başladı. Doktor kan birikintisinden çıkan köpürme ve ıslık sesleri eşliğinde defterine bir şeyler yazdı.
Gagarin’in ölümünü bir süre gözlemledikten sonra, hayal kırıklığına uğramış bir şekilde iç çekti doktor. Defterini masasına koydu ve asistanını çağırdı. Asistanı “Buyrun efendim” diyerek içeri girdi. “Yeni misafirlerimizi buraya getir, bu sefer ikili bir çalışma yapalım” dedi. Asistanı “Tabii efendim” diyerek dışarı çıktı. Bu sırada doktor, masasının çekmecesinden yeni bir defter çıkardı. Defterin üzerinde iki adet isim yazıyordu:
Beyin Ülkesi – Neil Armstrong ve Buzz Aldrin.